Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, NTV canlı yayınında ekonomi gündemine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Enflasyonun düşüş trendinde olduğunu vurgulayan Şimşek, “Yıl sonunda enflasyonda 20’li rakamları göreceğiz,” diyerek vatandaşlara umut verdi. Orta Vadeli Program’ın hedefleri doğrultusunda ilerlediklerini belirten Bakan, cari açık, bütçe açığı ve rezerv birikiminde sağlanan başarıları detaylandırdı. Şimşek, terörsüz bir Türkiye’nin ekonomik potansiyelini artıracağını ve bölgesel kalkınmayı hızlandıracağını da ifade etti.
Şimşek’in açıklamaları, Türkiye’nin ekonomik politikalarının sağlam bir zeminde ilerlediğini gösteriyor. Enflasyonla mücadelede kararlılık mesajı veren Bakan, finansal koşulların sıkı tutulacağını ve kamunun fiyat politikalarında hedef enflasyonu gözeteceğini vurguladı. Ayrıca, küresel ekonomik koşulların 2025’te Türkiye’nin lehine döneceğini öngören Şimşek, özel sektörün finansman sorunlarının çözümü için enflasyonun düşürülmesinin kritik olduğunu belirtti. Programın, mart ve nisan aylarındaki iç ve dış şokları atlatması, ekonomiye olan güveni pekiştirdi.
Enflasyonla mücadelede kalıcı düşüş hedefi
Bakan Şimşek, enflasyonla mücadele programının hedeflere uygun ilerlediğini ve son bir yılda enflasyonda 40 puanlık bir düşüş sağlandığını belirtti. Mal enflasyonunun %28,7’ye, temel mallarda ise %20’ye gerilediğini aktaran Şimşek, hizmet enflasyonunun yüksek seyrettiğini, ancak kira artışlarının sınırlı bir süre etkili olduğunu söyledi. “Son 4 yılın en düşük enflasyonundayız. Yıl sonunda 20’li rakamları göreceğiz,” diyen Şimşek, finansal koşulların sıkı kalacağını, maliye ve gelir politikalarının destekleyici olacağını vurguladı. Kamunun belirlediği fiyatlarda hedef enflasyonun dikkate alınacağını belirten Bakan, emtia fiyatlarının düşük seyrinin ve arz yönlü tedbirlerin de bu süreci desteklediğini ifade etti. 2026’da enflasyonun daha düşük seviyelere inmesiyle refah artışının hissedileceğini öngördü.
Cari açık ve rezervlerde güçlü performans
Şimşek, Orta Vadeli Program’ın bir diğer hedefi olan sürdürülebilir cari açığın başarıldığını, açığın milli gelire oranının %1’in altına düştüğünü belirtti. Rezerv birikiminde de önemli ilerlemeler kaydedildiğini vurgulayan Bakan, nette 90 milyar dolar, brütte ise 55-60 milyar dolarlık artış sağlandığını söyledi. “Mayıs 2023’te rezerv yeterliliği 0,7 iken, şu anda 0,97 seviyesindeyiz. Rezerv kaygımız yok,” dedi. Kur Korumalı Mevduat’ın (KKM) 144 milyar dolardan 15 milyar doların altına gerilediğini ve yakında bu uygulamanın sona erebileceğini açıklayan Şimşek, piyasayı bozmadan bu geçişin başarıldığını ifade etti. Türkiye’nin dış kaynak ihtiyacının azaldığını ve risk priminde 410 baz puanlık düşüş yaşandığını ekledi, bu performansın gelişmekte olan ülkeler arasında öne çıktığını belirtti.
Terörsüz Türkiye ve ekonomik fırsatlar
Bakan Şimşek, terörün Türkiye’ye maliyetinin yaklaşık 2 trilyon dolar olduğunu hatırlatarak, terörsüz bir Türkiye’nin ekonomik potansiyelini açığa çıkaracağını savundu. “Doğu ve Güneydoğu’da yatırımların artmamasının nedeni terördür. Terörsüz Türkiye, bu bölgeleri yeni bir büyüme motoru haline getirecek,” dedi. Bölgesel entegrasyonun artmasıyla Türkiye’nin komşularıyla ticari ilişkilerinin güçleneceğini belirten Şimşek, risk priminin düşeceğini ve yatırım ortamının iyileşeceğini öngördü. Özel sektörün finansman sorunlarına da değinen Bakan, katma değeri düşük sektörlerdeki zorlukların küresel konjonktürden kaynaklandığını, ancak devletin çiftçiye, ihracatçıya ve reel sektöre güçlü destek verdiğini ifade etti. Enflasyonun düşürülmesinin, finansman maliyetlerini azaltarak özel sektörü rahatlatacağını vurguladı.
Yorumlar
Kalan Karakter: