Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 14 Mayıs’ta AK Parti Grup Toplantısı’nda yaptığı “ahtapot” açıklaması, Türkiye’nin siyasi ve toplumsal gündemine bomba gibi düştü. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Ekrem İmamoğlu’na yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmasının cemaatler ve istihbarat kuruluşlarına uzandığını belirten Erdoğan, bu “karanlık organizasyon”un ülke güvenliğini tehdit eden bir boyuta ulaştığını vurguladı. Bu sözlerin ardından Süleymancılar cemaatine yönelik Ankara’da gerçekleştirilen ilk operasyon, dört kişinin gözaltına alınmasıyla sonuçlandı ve hem cemaat içinde hem de FETÖ çevrelerinde büyük bir panik yarattı.
Erdoğan’ın “ahtapot” benzetmesi, soruşturmanın yalnızca İBB ile sınırlı olmadığını, belediyeler, kurumlar, iş dünyası, medya ve cemaatler gibi geniş bir ağı kapsadığını ortaya koydu. Süleymancılar cemaati, özellikle 2019 ve 2024 yerel seçimlerinde CHP ve İmamoğlu’na verdiği destekle gündeme gelmişti. Operasyon, cemaatin lideri Alihan Kuriş’in paniğe kapılarak gizli bir toplantı düzenlediği iddialarıyla daha da dikkat çekti. Bu gelişmeler, Türkiye’nin yolsuzluk, organize suç ve cemaat yapılanmaları tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Operasyonun detayları ve gözaltılar
Aydınlık gazetesinin emniyet ve yargı kaynaklarına dayandırdığı habere göre, Ankara’da Süleymancılar cemaatine yönelik düzenlenen operasyonda dört kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında yargı içindeki üst düzey bir bürokrat da bulunuyor. Operasyonun, yolsuzluk soruşturması kapsamında gerçekleştirildiği belirtilirken, cemaatin emniyet ve yargı içinde örgütlendiği iddiaları da yeniden gündeme geldi. Eski Silifke Cumhuriyet Başsavcısı Selman Eskiler’in cemaat lideri Alihan Kuriş ile çekilmiş fotoğrafı ve eski İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şube Müdürü Furkan Sezer’in 2016 sonrası emniyete giren polislerin %20’sinin Süleymancı olduğu iddiası, operasyonun cemaatin devlet içindeki etkisine odaklandığını gösteriyor.
Alihan Kuriş’in gizli toplantısı
Süleymancılar cemaatinin kurucusu Süleyman Hilmi Tunahan’ın torunu ve eski AK Parti İstanbul Milletvekili Fatih Süleyman Denizolgun, Alihan Kuriş’in 14 Mayıs gecesi cemaatin 15 üst düzey kurmayıyla “çok gizli” bir toplantı yaptığını iddia etti. Toplantıya iş insanları, avukatlar ve yüksek makamlardaki yöneticiler katıldı. Denizolgun, Kuriş’in “panik içinde” olduğunu ve toplantıda cemaat şirketleri, dernekler ve vakıfların geleceğinin konuşulduğunu belirtti. Kuriş’in, kurmaylarından tüm görevlerini bırakmalarını talep ettiği öne sürülürken, Denizolgun, “14 aydır yazdığım her şey bir bir gerçekleşiyor, operasyon kesinleşti” diyerek cemaate yönelik baskının artacağını savundu.
Erdoğan’ın ‘ahtapot’ çıkışı ve FETÖ’nün tepkisi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs’ta TBMM AK Parti Grup Toplantısı’nda, İBB soruşturmasının “cumhuriyet tarihinin eşi benzeri görülmemiş bir suç organizasyonu” olduğunu ifade etti. “Bu karanlık organizasyon, İstanbul’la sınırlı kalmamış, kolları çok farklı yerlere uzanan, uluslararası ayağı olan bir ahtapota dönüşmüştür” sözleriyle, soruşturmanın cemaatler, istihbarat kuruluşları, bürokrasi, iş dünyası ve medya gibi geniş bir ağı kapsadığını belirtti. Bu açıklamalar, Süleymancılar cemaatini hedef aldığı yönünde yorumlanırken, FETÖ firarileri de operasyona sert tepki gösterdi. Emre Uslu, Levent Kenez, Adem Yavuz Arslan, Bülent Korucu, Ekrem Tufan Aytav ve Mehmet Efe Çaman, Erdoğan’ın cemaati “terörist” ilan ederek İmamoğlu’na yönelik bir operasyon hazırlığı yaptığını iddia etti. Tr724 YouTube kanalı’nda Korucu, operasyona karşı çıktı.
Yorumlar
Kalan Karakter: