İmamoğlu suç duyurusunda bulundu: Milletime sesleniyorum

Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 24 Nisan günü sosyal medya hesabından yaptığı çarpıcı açıklamayla gündeme oturdu. İmamoğlu, Türk yargı sisteminde yaşanan usulsüzlükleri ve kendisine yönelik operasyonları “en büyük rezalet” olarak nitelendirerek, bu süreçlerin sorumluları hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ve bulunmaya devam edeceğini duyurdu. Millete seslenerek “Şikayetçi olun, susmayın ve sesinizi yükseltin” çağrısı yapan İmamoğlu, yargı sürecindeki haksızlıkların ülkeye büyük zarar verdiğini vurguladı.

İmamoğlu’nun açıklamaları, 19 Mart tarihinde “yolsuzluk” ve “terör” suçlamalarıyla gözaltına alınmasının ve 23 Mart’ta yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanmasının ardından geldi. Adalet Bakanlığı ve hükümet yetkilileri, yargı sürecinin bağımsız ve tarafsız bir şekilde yürütüldüğünü belirtirken, İmamoğlu’nun avukatlarının gözaltına alınması ve yargılamadaki usulsüzlük iddiaları, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. İşte İmamoğlu’nun suç duyurusu ve açıklamalarının detayları.

İmamoğlu’nun Suç Duyurusu ve Yargıya Sert Eleştiriler

Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türk yargı tarihinin en büyük rezaletini yaşadığını ifade ederek, bu süreçte rol oynayanlar hakkında suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı. “Ya adalet, ya sefalet… Artık başka seçenek yok” diyen İmamoğlu, usulsüz yargılama süreçleri, gözaltılar, kayyum atamaları ve avukatların görevlerini yapmalarının engellenmesini sert bir dille eleştirdi. Özellikle, “yalancı şahitler ve tanıklar üretme”, “itirafçı ve iftiracı oluşturma” gibi yöntemlerin Türk yargısına zarar verdiğini savundu. İmamoğlu, bu süreçlerin “bir avuç muhteris” tarafından yönetildiğini ve milletin emekli, işçi, dar gelirli, işsiz, öğrenci ve gençleriyle birlikte ağır bir bedel ödediğini belirtti.

Avukatların Gözaltına Alınmasına Tepki

İmamoğlu, açıklamasında, avukatların gözaltına alınmasını ve mesleklerini yapmalarının engellenmesini de sert bir şekilde kınadı. “Avukatları korkutmanın ve görevlerini yapmalarını engellemenin peşindesiniz” diyerek, bu durumun yargı sürecine gölge düşürdüğünü ifade etti. İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, daha önce Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanan ve İmamoğlu’nun diplomasının sahte olduğu iddiasına dayanan raporu eleştirmiş, bu raporun hukuka aykırı olduğunu belirterek YÖK üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.

İmamoğlu, bu tür baskıların milletin namusuna ve haysiyetine saldırı olduğunu vurgulayarak, “Kimsiniz siz, kime ve neye hizmet ediyorsunuz?” sorusunu yöneltti.

Millete Çağrı: ‘Şikayetçi Olun, Sesinizi Yükseltin’

İmamoğlu, açıklamasının sonunda Türk milletine seslenerek, bu süreçlerin ülkeye ve devlete büyük zarar verdiğini belirtti. “Milletime sesleniyorum: Şikayetçi olun, susmayın ve sesinizi yükseltin” diyerek, vatandaşları haksızlıklara karşı tepkisiz kalmamaya çağırdı. İmamoğlu’nun bu çağrısı, sosyal medyada geniş yankı bulurken, hükümet kanadı, yargı sürecinin bağımsızlığına vurgu yaptı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, daha önce İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla ilgili tartışmalara yanıt vererek, “Tarafsız ve bağımsız yargının gerçekleştirmekte olduğu soruşturmaları darbe gibi ifadelerle nitelendirmek tehlikeli ve yanlıştır” açıklamasında bulunmuştu. Hükümet, İmamoğlu’nun suçlamalarının siyasi bir manipülasyon olduğunu savunurken, AK Parti’ye yakın çevreler, yargının görevini yaptığını ve kimsenin hukukun üstünde olmadığını ifade etti.