İsrail ile İran arasındaki savaş, 13 Haziran’da başlayan “Yükselen Aslan” operasyonuyla tırmanarak üçüncü gününe girerken, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçı'darn diplomasi umutlarını yeşerten bir açıklama geldi. Arakçı, İsrail’in saldırıları durdurması halinde İran’ın misillemelere son vereceğini duyurdu. “Eğer saldırılar durursa, misillemelerimiz de duracaktır” diyen Arakçı, bu sözleriyle çatışmaların başlamasından bu yana ilk kez kamuoyu önünde ateşkes çağrısı yaptı. Ancak, İsrail’den henüz resmi bir yanıt gelmedi.
Çatışmalar, her iki tarafın karşılıklı füze ve hava saldırılarıyla şiddetlenirken, sivil kayıplar ve altyapı hasarı bölgeyi kaosa sürüklüyor. İran’ın Hayfa’ya düzenlediği hipersonik füze saldırılarında 10 İsrailli hayatını kaybederken, İsrail’in İran’ın enerji tesislerini hedef alması gerilimi Körfez’e taşıdı. Arakçı'nın açıklaması, küresel piyasaları ve diplomatik çevreleri hareketlendirirken, savaşın seyrine dair belirsizlik sürüyor.
Arakçı'nın ateşkes çağrısı ve Tahran’ın mesajı
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçı, 15 Haziran sabahı Tahran’da düzenlediği basın toplantısında, İsrail’in 14 Haziran gecesi İran’ın altı kentindeki enerji altyapısına yönelik saldırılarını kınadı. Al Jazeera’ya göre, Arakçı, İsrail’in Assaluyeh’deki doğalgaz tesislerini ve petrol rafinerilerini vurmasının çatışmayı Körfez bölgesine yaydığını belirtti. “İsrail’in saldırganlığı, sadece İran’ı değil, tüm bölgeyi tehdit ediyor” diyen Arakçı, İsrail’in saldırılarına son vermesi durumunda İran’ın da misillemeleri durduracağını vurguladı. Bu, 13 Haziran’daki İsrail saldırılarının ardından İran’dan gelen ilk resmi ateşkes çağrısı. Arakçı, uluslararası toplumu İsrail’in “sivil hedeflere yönelik hukuk dışı” saldırılarına karşı harekete geçmeye çağırdı. Ancak, BBC’nin haberine göre, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ofisinden henüz bir yanıt gelmedi. İran’ın bu çıkışı, Umman aracılığıyla devam eden dolaylı görüşmelere ivme kazandırabilir, fakat İsrail’in tutumu belirleyici olacak.
İsrail’in saldırıları ve İran’ın misillemesi
İsrail, 13 Haziran’da “Yükselen Aslan” operasyonuyla İran’ın Tahran, Tebriz, İsfahan’daki Natanz nükleer tesisi ve diğer şehirlerdeki askeri hedeflerini vurdu. Hürriyet’in aktardığına göre, saldırılarda İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri, Devrim Muhafızları Komutanı Hüseyin Selami ve altı nükleer bilim insanı dahil 78 kişi öldü, 320’den fazla kişi yaralandı. İsrail, 14 Haziran gecesi İran’ın Assaluyeh, Buşehr ve Hürmüzgan’daki enerji tesislerini hedef aldı. Reuters, bu saldırıların İran’ın petrol ve doğalgaz ihracatını sekteye uğrattığını bildirdi. İran, bu hamleye “Gerçek Vaat 3” misillemesiyle yanıt verdi. Hipersonik Fettah füzelerinin kullanıldığı saldırıda, Hayfa ve Tel Aviv’deki askeri üsler vuruldu. İsrail ordusu, 100’den fazla füzenin ateşlendiğini, çoğunun “Demir Kubbe” tarafından durdurulduğunu, ancak Hayfa’da 10 kişinin öldüğünü ve 208 kişinin yaralandığını açıkladı. Weizmann Bilim Enstitüsü’nün hasar görmesi ve Tel Aviv’deki bazı binaların çökme riski, yıkımın boyutlarını gözler önüne seriyor.
Bölgesel ve küresel yansımalar
Arakçı'nın ateşkes çağrısı, küresel piyasalarda ve diplomatik arenada yankı buldu. Bloomberg’e göre, İran’ın enerji tesislerine yönelik saldırılar, Brent tipi ham petrol fiyatlarını yüzde 7 artırarak varil başına 82 dolara yükseltti. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, İran’ın nükleer tesislerinde sızıntı olmadığını doğrulasa da, çatışmaların nükleer güvenliği tehdit ettiği uyarısında bulundu. ABD Başkanı Donald Trump, İran’a “daha önce görülmemiş bir güçle” karşılık vereceği tehdidinde bulunurken, diplomasi yoluyla çatışmayı sona erdirme önerisi sundu. Ancak, İran Savunma Bakanı Aziz Nasirzadeh, ABD’nin müdahalesi durumunda bölgedeki ABD üslerini hedef alacaklarını söyledi. Avrupa Birliği, BM Güvenlik Konseyi’nde acil toplantı çağrısı yaparken, Çin ve Rusya, İran’a yönelik yaptırımların kaldırılması için diyalog önerdi. Arakçı'nın açıklaması, çatışmaların yayılmasını önlemek için bir fırsat olarak görülse de, İsrail’in “tehlike kalkana kadar” saldırıları sürdürme kararlılığı, barış umutlarını gölgeliyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: