Gazze Şeridi’ne insani yardım ulaştırmak için uluslararası sularda seyreden Hanzala gemisi, 27 Temmuz’da İsrail ordusunun müdahalesine uğradı. Özgürlük Filosu Koalisyonu’na (FFC) ait gemideki 21 aktivist alıkonulurken, müdahale Hamas ve Gazze’deki Filistin hükümeti tarafından “korsanlık suçu” olarak nitelendirildi. Gemi, bebek maması, çocuk bezi, gıda ve ilaç gibi hayati malzemeler taşıyordu. Fransız AP üyesi Emma Fourreau’nun “İsrail ordusu burada. Soykırıma son verin” paylaşımıyla duyurduğu olay, uluslararası toplumda tepkiye yol açtı. İşte Hanzala gemisi olayının detayları ve küresel yankıları.
Hanzala gemisine müdahale nasıl gerçekleşti?
Hanzala gemisi, 13 Temmuz’da İtalya’nın Syracusa Limanı’ndan hareket etmiş, 15-20 Temmuz arasında Gallipoli Limanı’nda teknik hazırlıklarını tamamladıktan sonra 20 Temmuz’da Gazze’ye doğru yola çıkmıştı. 10 farklı ülkeden 21 aktivisti taşıyan gemi, Gazze’deki ablukayı kırmayı ve insani yardım ulaştırmayı hedefliyordu. 27 Temmuz gecesi, Filistin saatiyle 23:43’te geminin kameraları kapatıldı ve iletişim kesildi. FFC’nin YouTube canlı yayınında, İsrail askerlerinin güverteye çıktığı ve aktivistlerin ellerini havaya kaldırdığı görüntülendi. Emma Fourreau, X hesabından yaptığı paylaşımda, gemide alarmların çaldığını ve müdahalenin başladığını duyurdu. Aktivistlerin telefonlarını denize attığı ve can yelekleri giydiği belirtildi. İsrail, gemiyi uluslararası sularda durdurarak Filistin karasuları dışındaki bir noktada ele geçirdi.
Hamas ve Filistin hükümetinden sert tepki
Hamas, İsrail’in müdahalesini “korsanlık suçu” olarak tanımladı ve “İsrail’in Hanzala gemisini engellemesi, insanlığın iradesine meydan okuyan bir eylemdir” açıklamasını yaptı. Aktivistlerin güvenliğinden İsrail’i sorumlu tutan Hamas, Birleşmiş Milletler’e (BM) “bu suçu kınama ve İsrail’in Gazze’deki soykırımını durdurma” çağrısında bulundu. Gazze’deki Filistin hükümeti de müdahaleyi “açık bir deniz korsanlığı” olarak kınayarak, BM ve insan hakları kuruluşlarını insani yardım gemilerine koruma sağlamaya çağırdı. Hükümet, Gazze’de derinleşen kıtlık krizine dikkat çekerek, yardımın engellenmesinin sivillerin hayatını tehlikeye attığını vurguladı. Sosyal medyada yayılan görüntüler, açlıktan kemikleri görünen Gazzelilerin dramını gözler önüne serdi.
Uluslararası toplum ve aktivistlerden çağrılar
Alıkonulan aktivistler, önceden kaydedilmiş videolarla serbest bırakılmaları için ülkelerine baskı yapma çağrısında bulundu. Videolarda, “Eğer bu videoyu izliyorsanız, İsrail güçleri tarafından kaçırıldım” diyerek durumlarını anlattılar ve hükümetlerinin müdahale etmesini talep ettiler. FFC, WhatsApp kanalından İsrail’in geminin güvenlik kameralarını indirdiğini bildirdi. Olay, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı; bazı kullanıcılar İsrail’in uluslararası hukuku ihlal ettiğini savunurken, diğerleri müdahalenin “yasal bir abluka koruma eylemi” olduğunu iddia etti. İsrail Dışişleri Bakanlığı, geminin “İsrail karasularına yasa dışı girişini engellediklerini” öne sürdü, ancak müdahalenin uluslararası sularda gerçekleştiği doğrulandı. BM ve insan hakları örgütlerinden henüz resmi bir kınama gelmezken, aktivistler abluka karşıtı eylemlerin devam edeceğini vurguladı.
Yorumlar
Kalan Karakter: