İsrail’in 13 Haziran’da İran’ın nükleer tesislerini hedef alan “Yükselen Aslan” operasyonu yedinci gününde devam ederken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’e yönelik suikast tehdidini yineledi. 19 Haziran’da İsrail devlet televizyonu KAN’a konuşan Netanyahu, orduya “İran’da hiç kimsenin dokunulmazlığı olmadığı” talimatını verdiğini söyledi. ABD’nin sağladığı askeri desteği öven Netanyahu, İran rejimini devirmenin hedef olmadığını, ancak bunun bir sonuç olabileceğini belirtti. Çatışmalar, Tel Aviv ve Tahran’da siren sesleriyle yoğunlaşırken, uluslararası toplumda bölgesel savaş endişesi artıyor.
Suikast tehdidi ve Netanyahu’nun açıklamaları
Netanyahu, Savunma Bakanı Yisrael Katz’ın Hamaney’e yönelik “Böyle bir diktatör varlığını sürdüremez” sözlerinin sorulması üzerine, “Orduya, İran’da hiçbir ismin dokunulmaz olmadığını söyledim. Olaylar konuşsun” dedi. İran’ın nükleer programını hedef aldıklarını vurgulayan Netanyahu, İsrail’in tüm nükleer tesisleri vurabilecek kapasitede olduğunu iddia etti. Ancak, rejim değişikliğinin bir hedef değil, “İran halkının vereceği bir karar” olduğunu savundu. Bu açıklamalar, İsrail’in 13 Haziran’da Tahran, Natanz ve diğer şehirlerdeki 100’den fazla hedefi vuran “Yükselen Aslan” operasyonunun, Hamaney’in liderliğini doğrudan tehdit eden bir boyuta evrilebileceğine işaret ediyor. İran’da 224 kişinin öldüğü saldırılarda Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ve Devrim Muhafızları Komutanı Hüseyin Selami gibi üst düzey isimler hayatını kaybetti.
ABD’nin rolü ve askeri destek
Netanyahu, ABD’nin İsrail’e sağladığı desteği överek, “Savunma konusunda mükemmel destek veriyorlar. İHA’ları düşüren Amerikalı pilotlar sahada. THAAD sistemiyle de bize yardımcı oluyorlar” dedi. ABD’nin İran’a yönelik olası bir müdahale kararı için iki hafta süre tanıdığı belirtilirken, Netanyahu, operasyonlarda ABD’den izin almadıklarını vurguladı. 18 Haziran’da 14 kargo uçağıyla İsrail’e ekipman gönderen ABD, F-16, F-22 ve F-35 uçaklarını bölgeye konuşlandırdı. Ancak Reuters’a konuşan ABD’li bir yetkili, Trump’ın Hamaney’e suikast planını veto ettiğini, “İran bir ABD’liyi öldürmedikçe siyasi liderler hedef alınmaz” dediğini aktardı. Bu, ABD’nin çatışmada İsrail’i desteklese de doğrudan lider hedefli bir operasyona çekinceli yaklaştığını gösteriyor.
İran’ın misillemesi ve Hamaney’in tepkisi
İran, İsrail’in saldırılarına “Gerçek Vaat-3” operasyonuyla yanıt verdi; Tel Aviv, Hayfa ve Berşeva’ya 370’ten fazla füze ve İHA fırlattı. Berşeva’daki Soroka Hastanesi ve borsa binası vurulurken, 271 kişi yaralandı. Hamaney, 18 Haziran’da sosyal medyada, “Siyonistlere merhamet göstermeyeceğiz. Savaş başlıyor” diyerek misillemelerin süreceğini duyurdu. 19 Haziran’da Devrim Muhafızları, Dimona nükleer santrali bölgesinde tahliye uyarısı yaptı. Hamaney, İsrail’in “ağır bir ceza” alacağını belirtirken, “Düşman, birkaç komutan ve bilim insanını öldürdü, ama yerlerine geçenler görevlerini sürdürecek” dedi. İran’ın Fettah-1 ve Hürremşehr hipersonik füzeleri, İsrail’in Demir Kubbe sistemini zorlarken, çatışmaların tırmanması bölgesel bir savaş korkusunu artırıyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: