Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 22 Temmuz Salı günü KKTC dönüşü uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) tam üyelik hedefini kararlılıkla sürdürdüğünü vurguladı. “Türkiye’nin üyelik müzakereleri için bir gün bile beklenmemeli” diyerek AB’ye siyasi bariyerleri kaldırma çağrısında bulundu. Erdoğan’ın, “Köprüden önceki son çıkış Türkiye” ifadesi, hem bölgesel hem de küresel dengelerde Türkiye’nin stratejik önemine dikkat çekti. İşte Erdoğan’ın açıklamalarının detayları ve Türkiye-AB ilişkilerindeki son durum.
Üyelik müzakereleri: Hızlı adım atılmalı
Erdoğan, Türkiye’nin AB üyelik sürecinde karşılaştığı engellerin artık kalkması gerektiğini belirtti. “Terörsüz Türkiye” sürecinin başarıyla ilerlemesi halinde, AB’nin öne sürdüğü bazı argümanların geçerliliğini yitireceğini ifade etti. Vize serbestisi ve müzakerelerin canlandırılması gibi adımların gecikmeden atılmasını isteyen Erdoğan, “Türkiye’ye karşı konulan siyasi bariyerler acilen kaldırılmalıdır” dedi. Türkiye, 2005’te başlayan tam üyelik müzakerelerinde 35 fasıldan yalnızca 16’sını açabildi; sadece 1 fasıl kapatıldı. Erdoğan, AB’nin ikircikli tutumunu eleştirerek, stratejik ve vizyoner bir yaklaşım beklediklerini vurguladı.
Adil ve eşitlikçi ilişki talebi
AB ülkelerinden adil ve eşitlikçi bir yaklaşım beklediklerini dile getiren Erdoğan, geçmişte yaşanan çifte standartların ilişkileri ilerletmeyi zorlaştırdığını belirtti. Avrupa’daki siyasi ve ekonomik değişimlere işaret eden Cumhurbaşkanı, AB’nin Türkiye gibi dinamik ve çözüm odaklı bir üyeye ihtiyaç duyduğunu savundu. Özellikle Ukrayna-Rusya savaşı, enerji krizi ve göç gibi bölgesel sorunlar, Türkiye’nin stratejik önemini artırıyor. Erdoğan, AB’nin köhnemiş siyasi anlayışlardan sıyrılarak Türkiye ile işbirliğini güçlendirmesi gerektiğini ifade etti. Sosyal medyada, bu açıklamalar “Türkiye’nin AB’ye resti” olarak yorumlandı.
Türkiye-AB ilişkileri nedir?
Türkiye, 1959’da Avrupa Ekonomik Topluluğu’na üyelik başvurusu yaptı ve 1999’da AB’ye aday ülke statüsü kazandı. 2005’te başlayan tam üyelik müzakereleri, siyasi ve teknik engeller nedeniyle yavaş ilerledi. Gümrük Birliği Anlaşması, Türkiye-AB ekonomik ilişkilerinin temelini oluştururken, vize serbestisi ve göç anlaşmaları gibi konular sıkça tartışıldı. Erdoğan’ın 22 Temmuz’daki açıklamaları, “Terörsüz Türkiye” vizyonuyla birlikte AB’ye yönelik net bir çağrı olarak değerlendirildi. CHP lideri Özgür Özel, Erdoğan’ın açıklamalarını desteklerken, “AB üyeliği, Türkiye’nin modernleşme hedefidir” dedi. Ancak sosyal medyada, bazı kullanıcılar AB’nin Türkiye’ye karşı tutumunun değişmeyeceğini savunarak temkinli bir yaklaşım sergiledi.
Yorumlar
Kalan Karakter: