Yeni yılın ilk aylarında Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine gelmesi beklenen öğrenci affı düzenlemesi, yükseköğretim kurumlarından ilişiği kesilen binlerce aday için umut oluyor. Yasal düzenleme hazırlıkları ilgili komisyonlarda devam ederken, affın kapsamı ve başvuru şartları netleşmeye başladı. Bu düzenleme ile lisans, yüksek lisans ve doktora seviyesinde eğitimini çeşitli nedenlerle yarım bırakan öğrencilerin üniversitelerine dönüş yolu açılıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) eşgüdümünde yürütülen çalışma, Meclis’in Ocak ayı takviminde öncelikli maddeler arasında yer alıyor. Terör suçları, kasten öldürme ve yüz kızartıcı suçlardan hüküm giyenler hariç olmak üzere; akademik başarısızlık, devamsızlık veya kayıt yenilememe gibi nedenlerle ilişiği kesilenlerin haklarının iadesi planlanıyor. Ekonomik şartlar veya kişisel nedenlerle eğitimine ara veren geniş bir kitlenin bu yasadan faydalanması bekleniyor.
Öğrenci Affının Kapsamı ve Beklenen Şartlar
Binlerce öğrenciyi yakından ilgilendiren af paketi, hem devlet üniversitelerini hem de vakıf üniversitelerini kapsıyor. 2026 yılı başında yürürlüğe girmesi hedeflenen kanun teklifi, ilişiği kesilme tarihine bakılmaksızın geniş bir zaman dilimine hitap ediyor. Özellikle pandemi süreci ve sonrasındaki ekonomik dalgalanmalar nedeniyle kayıt sildirmek zorunda kalan kitlenin, düzenlemenin ana odağında olduğu ifade ediliyor. Düzenleme ile öğrencilere sınav hakları, devam zorunluluğu muafiyetleri ve kredi-yurt kolaylıkları sağlanması da tartışılan maddeler arasında bulunuyor.
Kanun teklifinin yasalaşmasının ardından YÖK, üniversitelere uygulama usul ve esaslarını gönderiyor. Hak sahibi öğrencilerin, yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren belirlenen süre içerisinde kendi üniversitelerine başvuru yapması gerekiyor. Başvurusu kabul edilen adaylar, intibak süreçleri tamamlanarak eğitimlerine kaldıkları yerden devam etme şansı yakalıyor. Ayrıca, borç yapılandırması ve geçmişe dönük kayıt ücretleri konusunda da öğrencilere esneklik sağlanması gündemde yer alıyor.
Akademik Takvim ve Uygulama Süreci
Meclis’ten geçecek olan düzenleme, sadece öğrencileri değil, üniversite kontenjanlarını ve akademik planlamaları da doğrudan etkiliyor. YÖK Başkanı ve ilgili bakanlık yetkilileri, eğitim kalitesinden ödün vermeden bu sürecin yönetilmesi için üniversitelerle iletişimini sürdürüyor. Af yasası çıktıktan sonra üniversitelerin yetkili kurulları, dönen öğrencilerin ders muafiyetleri ve üstten ders alma gibi akademik statülerini yeniden belirliyor.
2026 yılı bahar dönemi itibarıyla ilk öğrenci kabullerinin yapılması hedefleniyor. Düzenleme kapsamında geri dönen öğrencilerin, eğitimlerini tamamlayabilmeleri için ek sınav hakları ve yoğunlaştırılmış programlar gibi destekleyici mekanizmaların kurulması planlanıyor. Bu adımın, Türkiye’nin nitelikli iş gücü kapasitesini artırması ve yarım kalan kariyer hedeflerinin tamamlanmasına olanak sağlaması bekleniyor.
Erol Özvar Kimdir?
Erol Özvar, 1966 yılında İstanbul’da doğdu. Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun olduktan sonra akademik kariyerine aynı üniversitede devam etti ve iktisat tarihi alanında uzmanlaştı. 2018-2021 yılları arasında Marmara Üniversitesi Rektörü olarak görev yapan Özvar, bu süreçte pek çok idari ve akademik projeyi yönetti. 2021 yılında Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı olarak atandı. Görevi süresince yükseköğretimdeki kontenjan planlamaları, eğitim kalitesinin artırılması ve öğrenci odaklı projeler üzerine çalışmalar yürütüyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: